4. Sanayi Devrimi olarak da adlandırılan Endüstri 4.0 kavramı; hız, verimlilik, maliyet ve inovasyon odaklı üretim ve pazarlama anlayışını, süratle gelişen teknoloji olanakları sayesinde gelinen yeni bir düzeyi ifade ediyor.
Endüstri 4.0 ile üretim süreçlerindeki tüm birimlerin birbirleriyle iletişim kurabilmesi, büyük verilere gerçek zamanlı ulaşabilmesi ve böylece beklentileri en iyi düzeyde karşılayacak çıktıların elde edilmesi hedeflenmektedir. Endüstri 4.0 kavramını ortaya çıkaran dinamiklere bakıldığında dijital dünyada meydana gelen devasa gelişmeler ve bunların ortaya çıkardığı siber-fiziksel sistemler, nesnelerin interneti adı verilen ve birbirleriyle iletişim kurabilen milyarlarca cihaz, büyük veri işleme yeteneği gibi bir dizi faktör öne çıkmaktadır.
Endüstri 4.0 kavramının etkilemesi beklenen konulardan biri yeni iş modellerinin ortaya çıkması ve buna uygun yeni girişimlerin kurulmasıdır. Mevcut iş yapma biçimlerinin yanında, farklı uygulamaların ortaya çıkması, iş yaşamında yeni iş alanlarından ve mesleklerden söz edilmesi söz konusudur.
Yapay Zeka ve Karar Alma: Yapay zekâ daha önceki durumlardan öğrenerek karmaşık karar süreçleri için girdi sağlayabilir ve bunları otomatikleştirerek somut kararları daha kolay ve hızlı biçimde alabilir. Uzmanlar 2026 yılında bir şirket yönetim kurulunda ilk yapay zekâ makinenin üye olarak yer alacağını tahmin ediyorlar. Yapay zekâ ile sağlık, enerji, gibi önemli sektörlerde gelişmeler beklenmektedir.
Yapay Zeka ve Beyaz Yakalı İşler: Yapay Zekâ, kalıpları eşleştirmede ve süreçleri otomatikleştirmekte başarılıdır ve bu da teknolojiyi büyük organizasyonlarda birçok işte kullanılabilir hale getirmektedir. Gelecekte, Yapay zekanın bugün insanlar tarafından gerçekleştirilen birçok işlevin yerine geçebileceği öngörülebilir. 2025 yılında kurumsal denetimlerin %30’unun yapay zeka tarafından yapılacağı tahmin edilmektedir. Yapay zekâ teknolojilerinin işletmelerde maliyet tasarrufu, verimlilik artışı, yeni inovasyon fırsatları sağlaması beklenmektedir.
Yapay Zeka Üretim Sektöründe: Tasarım hatalarını önlemenin en etkin yollarından biri olan yapay zeka, üretim sektöründe oldukça kullanılmaya başlanmıştır. Üretimde hatalar kaçınılmaz olsa da bunları engellemek demek, tüm sipariş teslimatının gecikmesini engellemek demektir. Yani eğer B2C bir üretici firması iseniz ve kusursuz tedarik zinciri yönetimi beklentiniz var ise yapay zeka çalışmalarına göz atmalısınız.
Yapay zeka aynı zamanda ürünün kalite değerlendirmesini yapmanız için de kullanılabilir. Küçük hatalar, büyük zincirleme hatalara sebep olur ve üretim sektörü için bu hata yavaşlama, aksilik ve müşteri memnuniyetsizliğine kadar uzar. Ürününüzün kalite değerlendirmesini yaptıktan sonra, yapay zeka algoritmaları ile piyasa değerini ölçebilirsiniz. Bu da yapay zekanın ürününüz için bir fiyat belirleme yapabilmesini sağlar.
Yapay zeka teknolojisi işinizi öğrenebilir ve kendini geliştirebilir. Yazılımları ve algoritmaları sayesinde sizin için envanter yönetimi yapabilecek şekilde kodlamaları yazılabilir. Tüm bu yapay zeka çeşitleri, sizin operasyonlarınızı yönetme ihtiyacınıza göre çeşitlenir ve kategorilendirilir.
Eğer Üretken Tasarım desteğine ihtiyacınız varsa yapay zeka sizin için bunu da yapabilir.
Üretimde yapay zeka çözümlerini inceleyerek fabrikalarınızda ihtiyaç duyduğunuz desteği sağlayabilirsiniz.
Robotik Hizmetler: Robotik, imalattan tarıma ve perakende hizmetlere kadar birçok sektörü etkilemeye başladı. Uluslararası Robotik Federasyonuna göre, dünyada Şu anda 1,1 milyon çalışma robotu kullanılıyor ve bir otomobil imalatında işin % 80’i makinalar tarafından yapılıyor. Robotlar daha verimli ve öngörülebilir iş sonuçları sağlayabilecek şekilde tedarik zincirlerini düzenliyor.
Robotik hizmetlerin tedarik zinciri, lojistik, sağlık, üretim gibi alanlara önemli etkilerinin olacağı beklenmektedir.
Üretim Sektöründe Robotik: Yapay zekada olduğu kadar, üretim sektöründe Robotik teknolojisinin operasyonlarınızı destekleme skalası oldukça renklidir. Yapay zeka ile entegre olarak da sektörlerimizin içinde görev alması beklenen robotik teknolojisi, gün geçtikçe gelişmektedir.
Birçok üretim sektöründe oldukça ağır metaller, malzemeler ve taşınması zor olan devasa yüklü makineler kullanılır. Robotik teknolojilerinin en büyük faydası, bu durumlarda devreye girebilecek en yüksek ve güvenilir teknoloji olmasıdır. Hatta görüş sistemi ve kuvvet algılama gibi sistemler ile tüm üretim sürecinizin ağır işlerini robotlara yükleyebilirsiniz. Malzeme Kaldırma, Paletleme ve Paletten Çıkarma, Malzeme taşıma gibi özellikler Robotik Teknolojilerinin vazgeçilmezidir.
Endüstri 4.0 ve temsil ettiği yeni teknolojik dönüşüm süreci bugün dünyayı büyük meydan okumalarla karşı karşıya bırakmaktadır. Artık üretimden ticarete, sağlıktan eğlenceye kadar günlük yaşamın her noktasına etki edecek yeni bir döneme girilmiştir. Bu dönem kapsamı ve karmaşıklığı bakımından insanlığın daha önce yaşadıklarının hiçbirine benzememektedir. Dahası bu yeni devrimin hızı ve genişliği henüz tam olarak kavranabilmiş de değildir.
Milyarlarca insanın ve nesnenin mobil cihazlara bağlanmasının, eşi görülmedik büyüklükte işlem gücünün, depolama yeteneklerinin ve bilgi erişiminin ortaya çıkaracağı fırsatlar ve meydan okumalar söz konusudur. Fiziksel, dijital ve biyolojik dünyalarda yeni teknolojik atılımların şaşırtıcı şekilde iç içe geçerek birbirini güçlendirmesi, yeni sıçramalara yol açmaktadır.
Sanılanın aksine yapay zeka ve robotik teknolojileri aynı değildir, hatta çok farklı alanlarda geliştirilebilirler. Basitleştirilmiş bir şekilde ifade edelim.
Yapay zeka beyin ise robotik vücuttur.
Robotik teknolojisi bir robota belirlenen eşyayı alıp nereye bırakması gerektiğini ve aksi bir komut verilene kadar sürekli olarak bu işi tekrarlamasını söyller. Fakat yapay zeka bunu devamlı yapmak yerine sorunun çözümüne odaklanmaktadır.
Robotik bu teknoloji kümesinin vücut kısmıdır. Kullanım, geliştirme ve ilerleme gibi aşamalar ile başlanır. Yapay zekada ise beyin, problemin çözümüne odaklanan bir bilgisayar teknolojisidir.
Sanal ve fiziksel dünyaların siber-fiziksel sistemler aracılığı ile birleşmesi ve bunun sonucu olarak ortaya çıkan teknik süreçlerin ve iş süreçlerinin bir araya getirilmesi, “akıllı fabrika” konseptiyle en iyi tanımlanabilecek yeni bir endüstriyel dönemi ifade etmektedir. Siber-fiziksel sistemlerin üretim sistemlerine yerleştirilmesi “akıllı fabrika”yı doğurmaktadır.
Akıllı fabrika ürünleri, kaynakları ve süreçleri siber-fiziksel sistemler ile karakterizedir. Bu yapı klasik üretim sistemleri ile karşılaştırıldığında önemli oranda kalite, zaman, kaynak ve maliyet avantajları sağlar. Akıllı fabrikalar, sürdürülebilir ve hizmet odaklı iş uygulamalarına göre tasarlanmıştır. Bu uygulamalar, uyarlanabilirlik, esneklik, kendi kendini uyarlama ve öğrenme özellikleri, hata toleransı ve risk yönetimi olarak özetlenebilir.
Akıllı fabrikada yüksek otomasyon seviyesi standart bir uygulamadır. Otomasyon, üretim süreçlerini büyük ölçüde otomatik olarak denetleyen, sanal bir fiziksel sistem tabanlı üretim sistemleri ağıyla mümkün olur. Hemen hemen gerçek zaman koşullarında cevap verebilen esnek üretim sistemleri, kurum içi üretim süreçlerinin radikal olarak optimize edilmesini sağlar. Üretim avantajları yalnızca bir defalık üretim koşullarıyla sınırlı değildir, aynı zamanda şebeke örgüt yapılarında birden fazla operatöre ait uyarlanabilir ve optimize edilebilir.
Bu yönlendirme tabanlı bir yapay zeka algoritması da olabilir sizin için ağır üretim malzemelerinizi taşıyan bir Robotik sistemi de. Burada asıl önemli olan, seçeceğiniz teknolojinin son noktada gelişmiş ve hala geliştirilmeye açık bir teknoloji konumunda olması.
Yalnızca bu teknolojileri operasyonlarınıza katmakla kalmayıp IoT tabanlı yeni teknolojilere yatırım yaparak, ilerleyen zamanlarda kendi işinize ve sektörünüze fayda sağlayacak kapıları açabilirsiniz.
İşlem çok basit; eğer üretim operasyonlarınızda bir beyne ihtiyacınız varsa yapay zeka, vücut gücüne ihtiyacınız varsa Robotik Teknolojileri çözümlerini tercih etmelisiniz. Fakat iki sektöre de yatırım yapmakta serbestsiniz.